Cunda Adası

Alibey Adası ya da Cunda, idari bakımdan Balıkesir ‘in Ayvalık ilçesine bağlı bir ada. Ayvalık koyundaki Ayvalık Adaları olarak adlandırılan irili ufaklı 22 adanın içerisinde yerleşime açık tek ada Alibey’dir.Türkiye’nin Ege Denizi’nde bulunan 4. büyük adasıdır.

Alibey Adası’nın bugünkü ismi, Kurtuluş Savaşı’nda padişahın ‘Yunanlılara teslim olun’ emrine karşı gelerek silahlı mücadeleye başlayan ilk birliğin kumandanı Yarbay Ali Çetinkaya’ya ithaftır. Ada daha önce Cunda ve Moshonisia (Kokuluada)isimleriyle tanınıyordu. Piri Reis’in Kitab-ı Bahriyesi’nde bahsettiği Yund Adalarının bu bölgeye ait olduğu tahmin edilmektedir.

Adanın nüfusu 2000 yılı itibariyle 5.000’dir. Ancak bu rakam yazın 20.000’e kadar çıkabilir. Adanın nüfusunun çoğunluğu Girit ve Midilli adalarından 1924 mübadelesi zamanında göç eden Türkler’den oluşmaktadır. Bu yüzden adanın yaşlı nüfusunun çoğu dünyada 15.000.000 kişinin konuştuğu Rumca-Yunanca’yı bilmektedir. Son yıllarda ada nüfusu, emeklilik günlerini sakin bir yörede geçirmek isteyen büyük şehir sakinleri tarafından arttırılmıştır.

Alibey Adası’nın anakaraya bağlantısı iki ayrı köprü ile sağlanmaktadır. Dolap Boğazı mevkiinde 1896 yılında inşaa edilmiş olan Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü, Alibey ve Lale Adalarını birleştirmektedir. Lale Adası ise anakaraya 1817 yılında denizin doldurulmasıyla yapılan 500 metrelik bir hemzemin bir köprü-yol ile bağlanmaktadır.

Alibey Adası son yıllarda yerli turizm merkezleri arasına girmiştir. Özellikle sahil şeridindeki rakı-balık restorantları ve içki mezeleri ile bilinir. Günlük tekne gezileri sayesinde civar adalara ve adanın karadan ulaşılması zor bölgelerine gitmek mümkündür. Midilli Adası’na günü birlik seferler ise özellikle yaz aylarında yabancı turistlerin adaya ve Ayvalık’a gelmelerini sağlamıştır.

Ada ahalisinin turizm yanında iki büyük geçim kaynağı vardır: zeytincilik ve balıkçılık. Ada zeytinleri özellikle zeytinyağı üretimi için uygundur.

Alibey Adası doğal güzellikleri ve tarihi eserleri nedeniyle koruma altına alınmış ve 1976 yılında Ayvalık ve çevresindeki 17.900 hektarlık alan doğal ve tarihi sit alanı olarak kabul edilmiştir. Alibey Adası’nda mübadele öncesinden, Rum Ortodoks cemaatinden kalma birçok kilise ve manastır mevcuttur. Bu yapıların koruma altına alınması ancak Alibey Adası’nın tanınması ve restorasyon için sermaye aktaracak sponsorların adada mülk satınalmaları ile mümkün olabilmiştir. Son olarak ‘Aşıklar Tepesi’ olarak bilinen mevkiide bulunan değirmenin restorasyonu 2006 senesinde tamamlanmış ve ziyarete açılmıştır. Adada, halen restorasyon için sponsor bekleyen pek çok tarihi eser bulunmaktadır.