Akçay

AKÇAY, Edremit ilçe merkezine 8 kilometre uzaklıkta ve Edremit Körfezi´nin avuç içi gibi tam içinde bulunmaktadır. 1880 yılında Akçay Edremit´in bir iskelesi olarak kabul edilir. 1800´lü yıllarda Akçay´da Rumlardan kalma iki katlı bir sabunhane ve birkaç rum evi dışında kahvehane ve balıkçı kulübeleri vardı. Daha sonraki yıllarda Akçay iskelesi ve diğer resmi binalar yapıldı. 1935 yılında hane sayısı 30´a yükseldi. Akçay ismi Kazdağları ´ndan gelen Kızılkeçili Çayı ´nın Kızılkeçili köyünü geçtikten sonra aldığı isimdir. Akçay Deresi denize döküldüğü yere adını vermiştir. Ayrıca bu derenin Kazdağları´nda beyaz renkli mermer parçalarını sürükleyip getirmesi nedeniyle Akçay ismi verildiği düşünülmektedir. Bugün Akçay Kuzey Ege´nin en önemli tatil yörelerinden birisi olarak hizmet etmektedir. Akçay´ın yerleşik nüfusu 25 bin dolayında olup turizm sezonunda 200-250 bine ulaşmaktadır.

Orta ve Genç Bronz Çağı´nda (MÖ. 1200 – 1800) Mysia bölgesinde Kuzey Batı Anadolu gruplarının yaşadığı ve konuluşan Mysia dilinin Lydia ve Phrygia dillerinin karışımı olduğu bilinmektedir. Yine bazı kaynaklara göre Antik dönemde Akçay´ın buluduğu bölgede Chrysa ve Killa şehirlerinin bulunduğu, sonraları korsan saldırıları nedeniyle terk edildiği belirlenmektedir. Miladdan önce 9. yüzyılda yaşayan Homeros, şiirlerinde Akçay´ın adının Stoeis olarak geçmesi de, Akçay´ın bulunduğu yerin vaktiyle bir yerleşim yeri olduğunu tayin etmektedir. Akçay´ın bulunduğu yerdeki bu şehirler askeri strateji bakımından çok büyük önem taşıyorlardı. Çünkü çevresinde hemen hemen aynı yıllarda kurulmuş Assos, Thebe, Antandros, Adremyttion, Bergama gibi büyük şehirleri birbirine bağlayan yolun üzerinde, hem de daha önemlisi Avrupa´yı Efes´e bağlayan Haç yolu üzerinde bulunuyordu.

Akçay temiz havası, denizi ve doğal güzellikleri ile tatilcilerin beğenisi kazanmış bir tatil beldesidir. En büyük özelliği ise nüfusu 20 bine yaklaşmasına rağmen şehir su şebekesine ve kapalı şişe suyuna ihtiyaç duymayan yurdumuzun tek tatil beldesidir. Bütün Akçaylılar ve tatilciler, günlük ihtiyaçları olan buz gibi suları 20-30 metre derinlikten artezyen kuyuları ile bol bol sağlarken, Akçay’ın her iki ucunda 60-80 metre derinliklerden elde edilen sıcak sular modern tesislerde hastalara şifa dağıtmaktadır. Birbirine zıt bu iki su zenginliğini birada yaşamak dünyada sadece Akçaylılara ve beldeye gelen tatilcilere nasip olmaktadır.

Turizm açısında büyük önem taşıyan Akçay’da deniz turizmi ile ilgili olarak bir çok otel, motel, pansiyon, tatil köyü, kamplar eğlence mekanları bulunmaktadır. Akçay’ın en büyük özelliği içme suyunun bol oluşudur. Bunun bir kanıtı da denizden fışkıran artezyen suralarıdır. Akçay iskelesinin sağ ve sol taraflarında etraf taşlarla çevreli tatlı su artezyenlerini görebilirsiniz. Ayrıca Akçay’ın merkezi Cumhuriyet Meydanı’nda Turizm Danışma Müdürlüğü’nün ön kısımda Kazdağları’nda ki efsanevi Sarıkız’ın heykeli bulunmaktadır. Sarıkız anısına yaptırılan heykelin önündeki havuza Sarıkız’dan dilekte bulunanlarca bozuk para atılır. Sarıkız türbesi de Kazdağı’nın zirvesinde Sarıkız Tepesi’nde bulunmaktadır.